İçkinin Olumlu ve Olumsuz Etkileri

"Bir bardak su, bir şişe likörden daha iyidir."

Orada zihniyet Toplumumuzun çoğunda yanlış olan, sorunları sorunlara ekleyerek çözmektir. Hayatın sorunlarının giderek zorlaştığı ve bunları çözmenin çözümünün gelmediği çoğu zaman, birçoğunun attığı pratik adım likör tüketmektir.

Nitekim diğer ülkelerle karşılaştırıldığında, özellikle batılı ülkelerde alkol tüketimi tabu bir konu değildir. Orada likör, vücudu ısıtma etkisi düşünüldüğünde ayrılmaz bir parça haline gelir. Genel olarak, likör aşağıdakiler dahil 3 gruba ayrılır:

  • A Grubu: Bu alkollü içecekler grubu, alkol oranı yüzde 1-5 arasında olan bir gruptur. Örneğin bira.
  • B Grubu: Bu kategoriye giren likör, alkol içeriği yüzde 5-20 olan likördür. Örnekler martini ve şaraptır.
  • C Grubu: Bu likör grubunun alkol oranı 20-50 arasındadır. Örnekler arasında viski ve brendi bulunur.

Endonezya'da içki satışı ve dolaşımı ile ilgili düzenlemeler için Endonezya Cumhuriyeti Sağlık Bakanı'nın 86/Men.Kes/Per/IV/77 sayılı Yönetmeliğinde düzenlenmiştir. Bununla birlikte, çoğumuz hala yasadışı likörün dolaşımını buluyoruz. Aslında, yalnızca A, B ve C likör sınıfları veya grupları dolaşmıyor, aynı zamanda oplosan likörü de yaygın olarak bulunup ticareti yapılıyor.

Genel olarak likörün kendisi, onu tüketen insanlar üzerinde olumlu ve olumsuz bir etkiye sahiptir. Ancak, olumsuz etkilerin sayısı olumlu etkilerden çok daha fazladır.

Hollanda ve İngiltere'den olanlar da dahil olmak üzere çeşitli uzmanlar tarafından incelenen bazı olumlu etkiler, alkolün kalp hastalığı, tip 2 diyabet, felç ve bunama riskini azaltabileceğini söylüyor. Bununla birlikte, bu etkinin ancak dozun doğru olması durumunda ortaya çıkacağına dikkat edilmelidir, daha az veya daha fazla değil.

Alkol fazla tüketilirse, yukarıdaki olumlu etki aslında olumsuz bir etkiye dönüşecektir. Bu da aşırı alkol tüketen kişilerde bir takım hastalıkların hissedildiği kanıtlanmıştır.

Alkolün etkileri sadece sağlıkla ilgili olmayıp aynı zamanda sarhoşluk veya bilinç kaybı ile sonuçlanmakta, dolayısıyla başkalarına zarar verecek ve zarar verecek suç eylemlerine yol açmaktadır. Tecavüz, cinayet ve kavga gibi bazı vakaların bu içkiyle tetiklenmesine şaşmamalı.

Alkol içmenin olumsuz etkileri şunlardır:

1. Fetüsteki Kusurlar

Araştırmalar, belirli miktarlarda alkollü içecek tüketmenin bebeklerde doğum kusurlarına neden olabileceğini gösteriyor. Sağlık uzmanları, özellikle hamileliğin ilk 3 ayındaysanız, hamile kadınlara hala tüketmemelerini tavsiye ediyor. Bu, erken doğumu veya düşük yapmayı önlemek için yapılır.

2. Osteoporoz

Osteoporoz hastalığı, kırıklar nedeniyle kalıcı sakatlık ve ölüme neden olabileceğinden istenmeyen bir durumdur. İçki tüketerek, bir kişi osteoporoza daha duyarlı olacaktır. Bunun nedeni, alkolün vücudun kalsiyum rezervlerini tüketmesidir.

3. Sindirim sistemi hasarı

Uzun vadede alkol almak, sindirim sisteminin kronik iltihabı için çok riskli olacaktır. Mide, hücreleri kötü huylu hücrelere dönüşebilen bağırsaklar da dahil olmak üzere anormallikler yaşayabilir.

4. Şişmiş karaciğer

Araştırmalar karaciğer hastalıklarının yüzde 10-20'sinin alkol tüketiminden kaynaklanabileceğini gösteriyor. Bunun nedeni, alkolün karaciğeri sıvıyı filtrelemek için daha fazla çalışmasını tetiklemesidir. Sonuç olarak, karaciğerde çok fazla sıvı bulunduğundan şişme görülür.

5. Beyin hasarı

Alkol içmekten kaynaklanabilecek beyin hasarı, beyin fonksiyonunun azalmasıdır. Depresyon ve hayal kırıklığı riski de artar.

6. Menopozu hızlandırın

Üreme organlarının optimal çalışmamasına neden olan şeylerden biri, genellikle likör tüketmeleridir. Bu nedenle kadınlarda aşırı içme nedeniyle menopoz daha hızlı gerçekleşecektir.

Yukarıdaki açıklamaya bakılırsa, yazarın önerisi alkolden uzak durmanın daha iyi olduğu yönündedir. Vücuda fayda sağlamak için alkol gibi elbette olumsuz etkisi olmayan diğer yiyecek ve içecekleri tüketebilirsiniz.


$config[zx-auto] not found$config[zx-overlay] not found